OZAN ÖMER KADÜKER- Burs veren kurumlar, artık sadece not ortalaması ve gelir durumu değil, sosyal medya hesaplarını da incelemeye başladı. Sosyal medya incelemesi öğrenciler arasında farklı tepkilere yol açtı. Bazı öğrenciler, 'lüks yaşam paylaşımları yapanların mağduriyet hikâyeleri yazıp burs almasının önüne geçilecek' diyerek yöntemi desteklerken; diğerleri özel hayata müdahale olduğunu savunuyor. Özellikle siyasi görüş, dini paylaşımlar, yaşam tarzı nedeniyle burs kararlarının etkileyebileceği endişesi taşıyan birçok öğrenci var.

'Kilitli hesabı açın'

Bazı kurumlar adaya söylemeden sosyal medya hesaplarını incelerken bazı kurumlar ise başvuru formunda sosyal medya hesaplarını açıkça istiyor. Kilitli hesapların görüntülenebilmesi için kurumun sosyal medya hesaplarından en az birinin takibe alınma şartı bulunan kurumlar dahi var.

Haksız elenme endişesi

Sosyal medyada gündem olan konuyla ilgili yorumlar şöyle:

* Burs başvurularında sosyal medya kontrolü iyi bir adım. Sahte beyanları önler, bursun gerçekten ihtiyacı olana gitmesini sağlar.

* Siyasi bir şey yazdım diye elenirsem ne olacak?

* Dikkat edin, sosyal medya paylaşımlarınız bursunuzu belirleyecek.

* Mantıklı, lüks hayat paylaşan burs almasın. Ama fakir olup sosyal medyası boş olanlar da elenebilir. Adalet nasıl sağlanacak?

Lüks paylaşımlar

Bazı öğrenciler, lüks mekanlarda vakit geçirirken duygu sömürüsü yaparak yardımseverlerden burs alıyor. Ülke ülke gezip bu paylaşımları sosyal medyada sergileyen öğrenciler, sahte evraklarla gerçek maddi durumlarını gizleyebiliyor. Geçen yıl burs alan E.V. isimli öğrencinin de sosyal medyada birçok yurt dışı seyahati ortaya çıkınca bursu iptal edilmişti.

İşe alırken de bakıyorlar

İş alımlarında birçok şirket sosyal medya araştırması yapıyor. Öyle ki ABD merkezli CareerBuilder'ın araştırmasına göre, işverenlerin yüzde 70'i adayların sosyal medya profillerini inceliyor; yüzde 54'ü bu hesaplar nedeniyle bir adayı işe almadığını söylüyor.


Kaynak ; Milliyet