![]() |
![]() |
|
![]() | #1 |
Çevrimiçi ![]() ![]() ![]() ![]() | Son dakika... Oğuz Murat Aci'nin eşinden 100 milyon TL'lik 'kan parası' açıklaması ![]() Dilekçede, "Bu sebeple müvekkil, şüpheliler Ayşe Ceren Saltoğlu, Adem Kızıltepe, Bülent Cihantimur ve Eylem Tok'a yönelik şikayetinden vazgeçmiş olup, adı geçenlerin soruşturmaya konu olaydan ötürü yargılanması muhtemel davaya katılma talebi de bulunmamaktadır." ifadesine yer verildi. BABA ÖZER ACİ'NİN TAKİBİ SÜRÜYOR Oğuz Murat Aci'nin babası Özer Aci, 4 şüpheli hakkındaki şikayetinden vazgeçen gelini Şükriye Aci'ye tepki gösterdi. Şükriye Aci'nin şikayetinden vazgeçeceğini bir süredir tahmin ettiğini belirten Özer Aci, gelininin kazadan sonra anne-babasının yanında kalmaya başladığını söyledi. 'Neler Oluyor Hayatta' programına konuşan baba Özer Açi; "Tahmin ediyordum ama davadan sonra bekliyordum.Sürpriz oldu bize. Haberdar değildim. Gelinimle de bu konuda hiç konuşmadım. Kendi avukatlarıyla kendi kararı. Oğlumun kanını 100'e mi sattı kaça sattı bilmiyorum. Şu an bir olup mücadele etmemiz gerekirken parçalandık, dağıldık. 12 yılla yargılanması gerekirken, 6 yılla yargılanacak. Geldiklerinde serbest kalacaklar. Kesinlikle ekonomik sorunu yok. Kalsın banka hesaplarını döksün ne zaman sıkıntı çekmiş. Ekonomik sıkıntı evi olduğu halde Göktürk'te daire almak mi 6 milyona, 2 milyonluk sıfır araç almak mı? Şükriye hanımın ticari taksisi var. Para için... Havuzlu villada oturuyordu, oğlumun evini boşalttı, annesinin yanına taşındı. Gittiğinde zaten para girişiminde bulunacağını tahmin ettim" ifadelerini kullandı. Oğuz Murat Aci'nin babası Özer Aci'nin şikayeti devam ederken bir yeni açıklama da Şükriye Aci'den geldi. Şükriye Aci şikayetinden vazgeçme sürecini CNN Türk'e anlattı. 100 MİLYON TL KAN PARASI İDDİASI Şürkiye Aci; "Eşimin ailesi tarafından bambaşka bir iddia ortaya atıldı. Çünkü aylar öncesinde 100 bin TL gibi bir miktarı kendileri konuşmuştu zaten. Süreci zaten kendileri yönetti bugüne kadar. İlk etapta, olayın en başından itibaren küçük bir çocuğu olduğu için onunla ilgilenmek durumunda kaldım. Maalesef kayınpederime güvenerek, onun arkadaşı olan avukatın yürüteceğini düşünerek her şeyi ona bırakmıştım. Bırakmaktan ziyade onlar beni muhatap almadı da diyebilirim. 6 ay boyunca herhangi bir bilgi verilmedi hukuki anlamda. Tamamen süreci kendileri yönetmek istediler çünkü kafalarında belli bir plan vardı. 6 ayın sonunda avukatları benimle ilk konuşmayı yaptığında 50-55 milyon gibi tekliflerin olduğunu, o teklifleri reddettiklerini, daha büyük rakamlar istediklerini söyledi. "Yeni bir teklif gelirse mutlaka düşün, fevri hareket ediyorsun, oğlunun geleceğini düşünmek zorundasın" şeklinde söylemleri oldu. Ailenin evinde ikimiz görüştük, bana böyle söylediler. Bana o zaman avukatları Hacı Bey 50-55 milyon gibi bir rakamdan bahsetti. Ben o gün bir cevap vermedim çünkü bir şeylerin ters gittiğini anlamaya başlamıştım. Sonrasında kendisinin ofisine gittim. Başka şeyler de duymuştum. Bu paranın kendi aralarında pay edildiği, benim oğlumun ve benim bu paya dahil edilmediğimizi öğrendiğim için öncelikle bunu düzeltmeye çalıştım. Aslında eşimin ailesini karşıma almak istemiyordum o süreçte. AVUKAT: İLK DURUŞMADA TAHLİYE Sürecin hukuki boyutun yorumlayan Avukat Tarkan Erdal ise Şükriye Aci'nin kararının yasal sürece etkisini şu sözlerle yorumladı: Kararı mutlaka etkileyecektir. Burada taksirle insan öldürme suçu vardı. Bizim tartıştığımız bilinçli taksir olur ve olası kast olur mu tartışıyorduk. Ceza mahkemesi taksir ve bilinçli taksir ikisinin ayrımında kalacaktır mahkeme. Şimdi her ne kadar baba şikayete devam etse de eş ve çocuk şikayetten vaz geçtiği için şunu da unutmamak lazım birden fazla yaralılar vardı. Bu yaralılar da vazgeçmişler. Birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına sebep oluyorsa ceza alt sınırı 2 yıl, üst sınırı 15 yıldır. Eğer o dört kişi vazgeçerse o zaman 2 yıl ile 6 yıl arasında bir cezadan bahsedeceğiz. Bu çocuk 17 yaşında, alacağı ceza da zaten 1/3'e kadar indirilecektir. Şimdi bir empati yapalım eş ve çocuk şikayetten vazgeçiyor. Kamu davası devam edecek onda bir sorun yok. Taksir ve bilinçli taksir ayrımından bahsedersek hakim orada taksirle yaralama derse şikayet vazgeçtiği an işlem bitecek. Bilinçli taksir derse devam edecek. İade koşulu kabul edilmişti. Türkiye'ye getirilecekti bu kişiler, getirildikleri an ben tahminim şu kısa bir duruşma günü verilip, bu duruşmada tahliye bile olabileceklerini şimdiden söyleyebilirim. Çocuğun 17 yaşında olması, eş ve çocuğun şikayetten vazgeçiyor olması, her ne kadar baba devam etse de alt sınırı 2 yıl. Eğer öbürleri vazgeçtiyse baba kaldıysa en üst sınırdan alacağı ceza 12 yılı geçmez 17 yaşında olduğu için. NE OLMUŞTU? Eyüpsultan'da 1 Mart 2024 günü seyir halindeki 3 ATV aracından biri arızalanmış, yol kenarına çekilen arızalı araç tamir edilmeye çalışılırken aynı yönde ilerleyen iki araçtan biri, buradaki 3 ATV'ye çarpmış, yaralanan 5 kişiden Oğuz Murat Aci hayatını kaybetmişti. Kazaya neden olan 17 yaşındaki sürücü Timur Cihantimur'un, olay yerine gelen annesi Eylem Tok'un aracıyla buradan uzaklaşıp, annesiyle önce Mısır'a, ardından ABD'ye gittikleri tespit edilmişti. Şüphelilerin iadesi için geçici tutuklama talebi evrakı, Adalet Bakanlığınca ABD yetkili makamlarına iletilmiş, Adalet Bakanı Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Cihantimur ile annesi Tok'un, Boston'da çıkarıldıkları mahkemece tutuklandıklarını bildirmişti. Soruşturma kapsamında şüphelinin babası Bülent Cihantimur'un iş yerinde çalışan kurumsal iletişim uzmanı Ayşe Ceren Saltoğlu 12 Mart 2024'te "suçluyu kayırma" ile "delileri gizleme" suçlarından tutuklanmış, Cihantimur ve kazadan sonra yaralılardan birinin kayıp telefonunu emniyete teslim eden Adem Kızıltepe hakkında ise adli kontrol tedbiri uygulanmıştı. Baba Bülent Cihantimur da "suçluyu kayırma" suçundan "şüpheli" sıfatıyla ifade vermişti. Hakimlik, Bülent Cihantimur hakkında "imza atma" şartını içeren adli kontrol tedbiri uygulanmasını kararlaştırmıştı. İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği, soruşturma kapsamında tutuklu olan Ayşe Ceren Saltoğlu'nun 18 Nisan 2024 tahliyesine karar vermişti. Bakan Tunç, 11 Şubat'ta sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ise İstanbul'daki ölümlü trafik kazası sonrasında gittikleri ABD'de tutuklanan Eylem Tok ve Timur Cihantimur'un Türkiye'ye iadelerine karar verildiğini bildirmişti. Kaynak ; Milliyet |
![]() |
![]() |
| |