Paris yakınlarında salı günü 87 yaşında hayatını kaybeden oyuncu Claudia Cardinale, 60'lı yıllarda kariyeri Avrupa'dan Hollywood'a taşınan İtalyan film yıldızlarından biriydi. Bu yıldızlar arasında Sophia Loren, Gina Lollobrigida ve Monica Vitti de vardı. Ancak Cardinale çağdaşlarında olmayan bir şeye sahipti: Cazibesine kaynaklık eden, hayranlarını büyüleyen bakışları. Ünlü İtalyan yönetmenler Luchino Visconti ile Federico Fellini'ye ilham veren de yıldızın etkileyici bakışlarıydı. Çarpıcı güzelliği ve gür sesiyle Cardinale, yalnızca İtalya'nın en büyük sinemacılarını etkilemekle kalmadı, Burt Lancaster'dan Alain Delon'a ve Henry Fonda'ya kadar dönemin birçok başrol oyuncusuyla birlikte rol aldı.

Güzellik kraliçesi seçilmişti

Aslında Claudia Cardinale'in kariyeri cinsel saldırıyla başlamıştı. 1938'de Tunus'ta Sicilyalı bir ailenin kızı olarak dünyaya gelen Cardinale'in hayatı, 16 yaşındayken bir güzellik yarışmasında birinci seçilmesiyle altüst olmuştu. Ödül olarak Venedik Film Festivali'ne katılan Cardinale çok beğenilince öğretmenlikhayalinden vazgeçmişti. Ancak küçük filmlerde rol almaya başladığında bir film yapımcısının tecavüzüne uğrayıp hamile kalmış ve oğlu Patrick'i Londra'da gizlice dünyaya getirmişti. Cinsel saldırının açtığı yarayı kalbine gömen Cardinale, ilerleyen zamanda İtalyan sinemasının altın çağının yıldızlarından biri olmayı başarmıştı. Oscar ödüllü Fellini filmi 8½, Visconti filmi "Leopar" ve Sergio Leone'nin "Bir Zamanlar Batı'da" filmleri, Claudia Cardinale adını sinemaya altın harflerle yazdırmıştı.



Tek aşkı kızının babasıydı

Çok sayıda kişinin ilgi alanında olsa da Claudia Cardinale tek aşkının, kızı Claudia'nın babası olan, 40 yıllık hayat arkadaşı, Napolili yönetmen Pasquale Squitieri olduğunu söylemişti. 1966 - 1975 yılları arasında film yapımcısı Franco Cristaldi ile evli olan iki çocuk annesi Cardinale, toplam 175 filmde oynamıştı. Venedik ve Berlin fim festivallerinde kendisine onur ödülü verilen Cardinale, 2017'de Cannes Film Festivali'nin resmi afişinde yer almıştı. Kadın haklarının kararlı bir savunucusu olan oyuncu, bu nedenle 2000 yılında UNESCO İyi Niyet Elçisi seçilmişti. Claudia Cardinale vefatından bir süre önce ise "Şanslıydım. Oyunculuk bana birçok hayat ve şöhretimi birçok amaca hizmet edecek şekilde kullanma imkânı verdi" demişti.


Kaynak ; Milliyet