Tekil Mesaj gösterimi
Alt 04 - 05 - 2016, 10:41   #1 (permalink)
Çevrimdışı
Squad Konuyu Baslatan
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere kapalı
Blaise Pascal Sözleri


*İnsanlar pek çok şeyi öğrenmişler; kuşlar gibi uçmayı, balıklar gibi yüzmeyi... Fakat çok basit bişeyi öğrenememişler insan gibi yaşamayı.




*Ölümü düşünmek ne kadar tehlikesiz de olsa, ölümü hiç düşünmeden ona katlanmak daha kolaydır.




*Bir yapıt oluştururken en son bulduğumuz şey, en başa neyin konulması gerektiğidir.




*Düşünce gücümüz arttıkça, özgür insanların çoğaldığını görürüz. Basit insanlar, kişiler arasında bir ayrım görmezler.




*Bir adamı gördüğümüzde kitabını anımsıyorsak bu kötüye işarettir.




*Kalbin mantığa sığmayan, apayrı bir mantığı vardır.


*Yüreğin kendi aklı vardır, aklın hiç bilmediği.




*Başkalarının fikirlerine göre yaşarız. Hayali bir hayat yaşar ve bu amaca uygun görüntüler yaratırız. Yine de güzelliğin peşinde koşarken ve bu imgesel varlığı korurken sahici olan her şeyi savsaklarız.




*Eğer herkes dost sandığı kimselerin bir de kendi arkasından söylemiş olduklarını duysaydı, dünyada pek az dost kalırdı.



*Kuvvete dayanmayan adalet aciz, adalete dayanmayan kuvvet zalimdir.




*Kalbin kendine has nedenleri vardır ki, akıl hiç bir zaman anlayamaz.




*Beni daha önce bulmuş olsaydın, aramazdın...




*Gerçek, onu öğrenen için, onu söyleyenden daha yararlıdır.




*Bana filozofların değil, peygamberlerin haber verdiği Allah gerek.




*Halimiz gerçekten mutluluk verici olsaydı, kendimizi onun hakkında düşünmekten alıkoyma gereği duymazdık.




*Genellikle, başkalarının bulduğu nedenlerdense kendi bulduğumuz nedenlerle daha kolay ikna oluruz.




*Şairlerin, sevgiyi kör olarak göstermeye hiç hakları yoktur: sevginin gözündeki bağ çıkarılmalı ve görme gücü bundan böyle ona geri verilebilmelidir.




*Şöhret o kadar tatlıdır ki, onunla ilgili olması kaydıyla, herşeyi severiz ölümü bile.




*İnsanlığın bütün sorunları, kişinin tek başına bir odada sessizce oturamamasından kaynaklanır.




*İyilikler iade edilebilme sınırı içinde kaldıkça hoşa gider, bu sınırı aşınca şükranın yerini nefret alır.




*Yasama güçsüzleşince, ahlak dejenere olur.


*Çok büyük bir ihtimalle, bir gemiye kaptan olarak, o gemide doğmuş birini seçmeyiz.




*Bana öyle geliyor ki Sezar gidip dünyayı fethederek eğlenmek için fazla yaşlıydı. Bu tür bir eğlence Auguste ve İskender’e uygundu: durdurulması zor, genç insanlardı onlar, ama Sezar sanrım daha olgundu.




*Kendileri hiç de hayranlık uyandırmayan şeylerin benzerlerini sunup yönetimin ilgisini çeken resim sanatı ne büyük bir kendini beğenmişlik.




*Şu zavallı çocuklar, "Bu köpek benim” diyorlardı. “Orası güneşteki benim yerim.” İşte tüm dünyayı kuşatan gasbedip sahiplenme davasının nasıl başladığının en canlı timsali.
  Alıntı ile Cevapla