![]() |
Bacağını kaybetmek üzereydi Türkiye’de yürümeye başladı [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]Didem SEYMEN / Haber Merkezi - Bulgaristan’ın Sofya kentinde yaşayan 12 yıllık diyabet hastası 52 yaşındaki Evil Tsvetonov, diyabete bağlı olarak gelişen ayak enfeksiyonu nedeniyle bacağını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Ülkesinde yapılan bir operasyon sonrası enfeksiyon dizine kadar yayılan Tsvetonov’a doktorlar “ampütasyon” önerdi. Ancak Türkiye’de uygulanan yoğun tedaviyle yalnızca bir parmağını kaybetti, 24 gün içinde de yeniden yürümeye başladı. “Yaklaşık bir yıldır ayak yarası ve enfeksiyonla savaşıyordum. Parmakta başlayan enfeksiyon önce diğer parmaklara, ardından dize kadar yayıldı. Şiddetli ağrılar, kızarıklık ve ödem nedeniyle artık yürüyemiyordum. Doktorlar diz altından kesilmesi gerektiğini söyledi” diyen Tsvetonov, Türkiye’de gördüğü tedaviyle sağlığına kavuştuğunu belirterek, “Yaklaşık üç hafta içinde kendi ayakkabımı giyip yürümeye başladım. Şimdi günlük işlerimi yardımsız yapabiliyorum. Diyabet hastaları en küçük yara ya da renk değişikliğini bile hafife almamalı” diye konuştu. Evde müdahale etmeyin! Anadolu Sağlık Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Rıza Aytaç Çetinkaya, hastanın Türkiye’ye geldiğinde enfeksiyonun diz kapağına kadar ilerlediğini anlatarak, “Ayak parmağında başlayan enfeksiyon kısa sürede diğer parmaklara ve bacak bölgesine yayılmıştı. Bacağı kesilmek üzereydi. Ancak ortopedi, girişimsel radyoloji ve enfeksiyon hastalıkları ekiplerinin ortak planladığı tedaviyle enfeksiyonu kontrol altına alındı” dedi. Çetinkaya, “Enfekte dokular cerrahi olarak temizlendi, kan akımı değerlendirildi, hastaya uygun antibiyotik tedavisi başlandı. Ayrıca yara iyileşmesini hızlandırmak için şok dalga (ESWT) tedavisi uygulandı. İlk muayeneden itibaren 24 gün sonunda tüm dikişleri alınarak yürüyebilir hale geldi” bilgisini paylaştı. Diyabetik ayak enfeksiyonlarında en kritik unsurun “geç kalmamak” olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Çetinkaya, “Ağrı olmasa bile yara ya da renk değişikliği görüldüğünde hemen doktora başvurulmalı. Evde yapılan yanlış müdahaleler, bilinçsiz antibiyotik kullanımı hastayı uzuv kaybına kadar götürebilir” uyarısında bulundu. Ayağa giden kan dolaşımı kurtuluşun anahtarı Ortopedi Uzmanı Op. Dr. Davud Yasmin ise, “Hastanın ayağına giden kan akımının yeterli olduğunu görmek tedaviye umut verdi. Kan dolaşımı yeterliyse bacak kurtarılabiliyor” dedi. Yasmin, diyabet hastalarına şu önerilerde bulundu: “Her gün ayaklar dikkatle incelenmeli, özellikle topuk ve parmak araları kontrol edilmeli. En ufak yara, çatlak ya da kızarıklık doktora gösterilmeli. Ayaklar ılık suyla yıkanmalı, parmak araları dahil iyice kurulanmalı. Tırnaklar düz şekilde kesilmeli, batık oluşumundan kaçınılmalı. Sıkmayan, ortopedik ayakkabılar tercih edilmeli; çıplak ayakla dolaşılmamalı.” Tip 2 diyabeti önlemek için 8 altın kural Dünya genelinde her 7 yetişkinden biri Tip 2 diyabetle yaşıyor. Türkiye’de bu oran yüzde 16’ya ulaşmış durumda. Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Funda Öztürk, sağlıksız yaşam alışkanlıklarının bu artışta başrol oynadığını belirterek, “Doğru yaşam tarzı değişiklikleriyle Tip 2 diyabet büyük ölçüde önlenebilir” diyor. [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] 1-) Hareket edin: Egzersiz, diyabet riskini yüzde 40’a kadar azaltabiliyor. Finlandiya’da yapılan bir araştırmada, düzenli egzersiz ve kalori kısıtlamasıyla riskin yüzde 58 düştüğü gösterildi. Her gün 30 dakikalık tempolu yürüyüş, haftada iki gün kas güçlendirme egzersizi çok faydalıdır. 2-) Sağlıklı beslenin: Akdeniz tipi beslenme diyabet riskini yüzde 20-30 oranında azaltıyor. Sebze, meyve, tam tahıllar, balık ve zeytinyağı ön planda olmalı; şekerli, işlenmiş ve rafine gıdalardan uzak durulmalı. Sürdürülebilir olmayan hızlı diyetler fayda yerine zarar getirir. 3-) Aile riskinizi öğrenin: Birinci derece yakınlarda Tip 2 diyabet varsa risk artıyor. Genetik yatkınlık varsa, bu durum yaşam tarzı değişiklikleri için uyarı olmalı. 4-) Mavi ekran süresini sınırlayın: Uzun süre oturarak televizyon, bilgisayar veya telefon başında kalmak insülin direncini artırıyor. Ekran başında aktif molalar verin, cihaz kullanımına zaman sınırı koyun. 5-) Uyku düzeninize dikkat edin: Yetersiz uyku, kan şekeri kontrolünü bozuyor. En az 7 saat düzenli uyku, metabolik denge için çok önemlidir. 6-) Hekim kontrollerini aksatmayın: Yüksek riskli kişilerde hekim önerisiyle koruyucu ilaçlar kullanılabiliyor. 45 yaş üstü bireylerin her yıl açlık kan şekeri ve HbA1c testlerini yaptırması gerekiyor. 7-) Stresi yönetin: Stres; uyku, beslenme ve hareket düzenini bozarak diyabet riskini artırıyor. Katı kurallar koymak yerine, küçük adımlarla ilerleyin. Zorlanıyorsanız profesyonel destek alın. 8-) Kilo kontrolünü sağlayın: Fazla kilo, Tip 2 diyabetin en büyük tetikleyicisi. Kalıcı kilo kaybı, yaşam boyu korunma sağlar. Kaynak ; Milliyet |
| Forum Saati: 01:10. Zaman dilimi GMT +3 olarak ayarlanmıştır. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
NETGUC İNTERNET HİZMETLERİ