ForumAilem
  SohbetYaz

Kayıt Ol Sevgili Ziyaretçi!
Kayıt olmak için bir dakikanızı ayırın, Daha ne bekliyorsunuz?
Kurallar & İletişim
Kayıt Ol

Etiketlenen üyelerin listesi

Yeni Konu Aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Arama Stil
Alt Bugün, 07:00   #1
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere kapalı
CIA, nükleer cihazı nasıl kaybetti? Çin’i izlemek için yapılan görev başarısız olunca...


Derleyen: Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr –Günümüzde dünyanın en yüksek zirvesine de ev sahipliği yapan Himalayalar’da, kaya ve buzların altında Soğuk Savaş'ın en şoke edici detaylarından biri yatıyor ve oluşturduğu tehlike hâlihazırda devam ediyor. Bölgede yıllar önce ABD Merkezi Haber Alma Teşkilatı’nın (CIA) yaptığı bir operasyon sırasında kaybolan taşınabilir nükleer ekipmanlara ne olduğu bilinmezliğini koruyor. Uzmanlara göre bölgedeki dağların tepesindeki buzullar, Ganj Nehri'ni ve çevresindeki yoğun nüfuslu nehir havzasını besliyor. Yerel yetkililer, kayıp cihazdan sızan plütonyumun bir buzulun içine karışarak su kaynaklarını kullanan bölgelerdeki insanları zehirlemesinden endişe ediyor. Peki CIA, bu kadar yüksek bir noktada nükleer ekipmanlar kullanarak neyi amaçladı? Nükleer ekipmanlar nasıl kayboldu ve günümüzde ne gibi risklere kapı aralıyor?



Alıntı MetniCIA, ÇİN BOMBAYI PATLATINCA HAREKETE GEÇTİ

Takvimler 1964 yılının Ekim ayını gösterdiğinde Çin Halk Cumhuriyeti, yaptığı nükleer silah denemesiyle dünyanın sayılı güçlerinden biri oldu. Himalayaların çok ötesindeki Sincan bölgesinde yapılan nükleer silah denemesinde 22 kiloton başlığa sahip bir atom bombası test edildi. Ekim 1964'te Çin ilk atom bombasını patlattı. Himalayaların çok ötesindeki Sincan bölgesinde gerçekleşen bu patlama, 22 kilotonluk (Nagasakibombasından daha büyük) bir patlamaydı. Sovyetler Birliği’nin ardından Çin’in de nükleer silah edinmesinin ABD için oldukça tehlikeli olduğunu düşünenBaşkanLyndonB. Johnson, Çin'in nükleer silah edinmesi konusunda oldukça kararlıydı. Ancak Çin'in nükleer gelişimini takip etmek özellikle zordu; çünkü ne Amerika Birleşik Devletleri'nin ne de Hindistan'ın ülke içinde yeterli insan istihbaratı yoktu. Tam da bu sebeple ABD’li üst düzey yetkililerin aklına duyanları şaşırtacak bir fikir geldi.



ABD Hava Kuvvetleri'nin kilit isimlerinden Tümgeneral Curtis E.LeMay’inkatıldığı bir kokteyl partisinin misafirlerinden biri de Everest Dağı'na tırmanmış olan ünlü dağcı BarryBishop’tu.Bishop, GeneralLeMay'eEverest'in zirvesinden görünen manzaraları ve Himalayaların ötesinden Tibet'e ve Çin'in iç kesimlerine kadar yüzlerce kilometre öteyi görebilmenin verdiği mutluluğu anlattığı sıradaLeMay’inaklında bazı planlar oluşmaya başlamıştı. Partiden kısa süre sonra ABD istihbaratı BarryBishopile temasa geçti. CIA’nın planı netti. Teşkilat için çalışan bir grup Amerikalı dağcı, Himalayalar'a fark edilmeden sızacak, gözetleme ekipmanlarıyla dolu birkaç sırt çantasını yamaçlardan yukarı taşıyacak ve Çin füze denemelerinden gelen radyo sinyallerini yakalamak için bir dağın tepesine gizli bir sensör yerleştirecekti.Bishop, bu tarz bir göreve liderlik etmesi için gerekli yeteneklere sahipti. Kendisi eski bir gaziydi ve mükemmel bir kamuflaj yeteneğine sahipti. Deneyimli bir dağcıydı; ayrıcaNationalGeographicfotoğrafçısı olarak sık sık dünyanın ücra köşelerine kayboluyordu.

Alıntı MetniHİNDİSTAN İLE İŞ BİRLİĞİ YAPILDI

Bu yıllarda Çin’in nükleer silah sahibi olması, komşusu Hindistan için de oldukça endişe vericiydi. Çin ile yaşanan sınır çatışmaları iki ülke arasındaki ilişkileri gergin hâle getirmişti ve böylesi bir ortamda Çin’in nükleer silah sahibi olması Hindistan için birçok riski beraberinde getiriyordu. ABD istihbaratı bu konuda Hindistanlı yetkililere iş birliği teklif edince Hint yetkililer bunu kısa süre içinde kabul etti. CIA'nın ilk planı, telemetri istasyonunu dünyanın üçüncü en yüksek dağı olanKanchenjunga'yayerleştirmekti. Ancak Hintler,Kanchenjungafikrini bölgenin “son derece hassas” bir askerî yerleşke olduğu gerekçesiyle reddetti. Tam da bu sırada Çin, ikinci bir atom bombası testini yaptı. Pekin tam gaz ilerliyordu. ABD’li yetkililere göre CIA, bir an önce yeni bir dağ bulup izleme istasyonunu kurmalıydı.



Kısa süreli incelemenin ardından istasyonun kurulması içinNandaDevi Dağı seçildi. Oldukça tehlikeli olduğu için zirvesine çok az insanın ayak bastığıNandaDevi, Hindistan sınırları içinde kalıyordu ve Çin sınırının hemen üzerinde yükseldiği için kurulacak istasyonun rahat çalışmasına olanak sağlıyordu. Hint yetkililerin endişelerine rağmen CIA, istasyon için burayı seçti.

Alıntı MetniFIRTINA SEBEBİYLE GÖREV BAŞARISIZ OLDU

Ekip, 16 Ekim'de zirveye doğru ilerlemek için harekete geçti ancak kısa süre içinde başlayan şiddetli kar fırtınası sebebiyle tüm planlar saptı. Görüş mesafesi sıfıra kadar düşmüştü ve personelin hayatı tehlike altındaydı. Şartların ağırlaşmasıyla birlikte ana kampta bulunan görevliler dağcılardan geri dönmesini istedi. Nükleer ekipmanları bulundukları yerdeki bir buz mağarasına sabitleyen dağcılar, ana kampa nükleer jeneratör olmadan geri döndü. Birkaç gün sonra tırmanış sezonu sona erdi. Nükleer ekipmanların tahliye edilmesine yönelik görev, havanın sakinleşmeden yapılamazdı; bu da tahliye seferinin aylar sonra, baharda gerçekleşeceği anlamına geliyordu.



CIA ekibi, cihazı almak için bir sonraki tırmanış sezonu olan Mayıs 1966'ya kadar bekledi. 1966 yılında tahliye görevi için nükleer jeneratörü almaya giden ekip üyeleri, gördükleri manzara karşısında şok oldu. Jeneratör, bırakıldığı yerde değildi. Ekipmanların bağlandığı buz ve kaya çıkıntısı çığ sebebiyle yerinden ayrılmış, terk edilen ekipmanlardan geriye sadece birkaç tel parçası kalmıştı. Kaybolan nükleer ekipman, 1967'de ve 1968'de gerçekleştirilen arama görevlerinde de bulunamadı.

İlk düzenlenen seferde nükleer jeneratör kaybolmuş olsa da CIA, Çin’in nükleer faaliyetlerini tespit etmek için istasyon kurmaktan vazgeçmedi. 1967 baharındaNandaDevi yakınlarındaki daha alçak bir zirvedeki düz bir buz tabakasına radyoaktif yakıtla çalışan yeni bir gözetleme ekipmanı yerleştirildi. Ancak bölgedeki hava şartları takip cihazlarının çalışmasını sorunlu hâle getiriyordu ve nükleer jeneratörler kurulduğu bölgedeki buz tabakasını eritmeye başlamıştı. Yeni kurulan istasyon 1978’de kapatıldı. 1970’li yıllarda casus uyduların devreye girmesiyle birlikte dağ zirvelerine kurulacak istasyonlara gerek kalmamıştı. CIA, uydular sayesinde dünya üzerinde istediği yeri gözetleme yeteneğine kavuşmuştu.

Alıntı Metni


Kaynak ; Milliyet
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla



Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık