ABD merkezli Bloomberg News’in sızdırdığı Ukrayna’da barış konulu görüşmeler ortalığı karıştırdı. Hem ABD Başkanı Donald Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in danışmanı Yuri Uşakov arasındaki telefon görüşmesi, hem de Rus yetkililerin kendi aralarında yaptıkları görüşmeler oldukça çarpıcı detayların ortaya çıkmasını sağlarken, görüşmelerin kim tarafından sızdırıldığı bilinmiyor.

Telefon görüşmelerinin sızdırılması Rusya’da hoş karşılanmazken, Putin’in üst düzey dış politika danışmanı Yuri Uşakov, sızıntının ABD-Rusya ilişkilerini istikrara kavuşturma çabalarını tehdit ettiği konusunda uyardı. Uşakov, önemli stratejik konuları içeren görüşmeler sırasında bu durumu “kabul edilemez” olarak nitelendirdi. Rus devlet medyası, Uşakov’un bazı kayıtların gerçekliğini reddetmediğini, ancak Moskova’nın bunları sızdırmadığını söylediğini bildirdi.

‘Müzakere taktiği’

Öte yandan Amerikan yönetimi de konuşmaları sızan Witkoff’un tutumunu savunmaya devam ediyor. Trump’ın oğlu Donald Trump Jr, Witkoff’un yöntemlerini “muhatabını pohpohlamak için kullanılan klasik müzakere teknikleri” olarak savundu. Görüşmelerde Witkoff’un sarf ettiği sözler ve planın Rusya tarafından hazırlandığının ortaya çıkması Amerikan yönetimini zora sokmuştu.

Bununla birlikte Witkoff’un önümüzdeki hafta Rusya’ya yapacağı ziyarette bir değişiklik olmadı. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, Beyaz Saray Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un Moskova’ya planladığı ziyaretin halen geçerli olduğunu söyledi. Rus yetkili, Moskova’nın Witkoff’la hangi metin üzerinde çalışacağıyla ilgili bir soru karşısında ise “Bu, Witkoff’un Moskova’ya ilk ziyareti değil. Ne getirirse onun üzerinde çalışacağız” ifadelerini kullandı.

Kim sızdırdı?

Görüşmeleri kimin sızdırdığı henüz belirsizliğini korurken, ABD’li üst düzey bir yetkili Wall Street Journal’a, Witkoff ile Uşakov arasındaki görüşmenin, Rus yetkilinin telefonunu hedef alan bir yabancı istihbarat teşkilatı tarafından sızdırılmış olabileceğini söyledi. Sızdırılan görüşmedeki hedefin Witkoff değil Uşakov olduğunu belirten yetkili, Uşakov’un diğer Rus yetkili Kirill Dmitriev ile görüşmesinin de sızdırılmasına dikkat çekti. ABD’nin bu konuda NATO üyesi bir Avrupa ülkesinden şüphelendiği iddia ediliyor.



‘İmza atmanın anlamı yok’

Rusya Devlet Başkanı Putin, Kırgızistan’daki Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) Zirvesi’nin ardından basın toplantısı düzenledi. ABD’nin Ukrayna krizinin çözümüne ilişkin hazırladığı “barış planına” değinen Putin, Ukrayna yönetiminin devlet başkanı seçimini düzenlemeyerek meşruiyetini kaybettiğini söyledi ve “Ukrayna yönetimiyle anlaşmalara imza atmanın anlamı yok” dedi. Putin, sızdırılan konuşmalarla ilgili de “bu tür konuşmaların sızdırılmasının askeri suç olduğunu” vurguladı.

‘Önce anlaşma sonra garantiler’

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun, Ukrayna’ya yönelik güvenlik garantilerinin, Rusya ile barış anlaşmasının imzalanmasının ardından ele alınacağını Avrupalı müttefik ülkelere ilettiği öne sürüldü. Politico dergisinin haberine göre, detayları kamuoyuna açıklanmayan görüşmeler konusunda bilgi sahibi iki Avrupalı diplomat, Rubio’nun Avrupalı yetkililerle yaptığı temaslarda Washington’ın Ukrayna politikasına ilişkin yaklaşımını paylaştığını belirtti. Diplomatlar, Rubio’nun, Ukrayna’ya güvenlik güvencesi verilmeden önce Rusya ile barış anlaşmasına varılmasının gerektiğini dile getirdiğini, bu şartın ABD’nin son günlerde Kiev’e sunduğu siyasi ve diploma tik önerilere de yansıdığını öne sürdü.

Rusya Donbas’ı yakın zamanda alamaz

Savaş Çalışmaları Enstitüsü’nün yayınladığı yeni verilere göre, Rusya’nın Ukrayna’nın doğu bölgelerindeki zaferi kaçınılmaz değil. Raporda, “Savaş alanındaki gerçekler, Rusya’nın Ukrayna’da zafer kazanmasının kesin olmadığını gösteriyor” denilirken, “Rusya’nın Donbas’ın geri kalanını hızla ele geçirmesinin yakın olmadığı” ifade edildi. ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’nın sahada büyük üstünlük kurduğunu iddia etmişti.




Kaynak ; Milliyet